Sahrap Soysal, bakir kaplari yapan zanaatkârlari, Osmanli mutfaginda bakir kaplarin yerini, özellikle bakir kaplarda pisirilmesi gereken yemekleri anlatiyor. Zaman zaman çocukluguna gidiyor ve artik bugün unutulmaya yüz tutmus gelenekleri bize yeniden hatirlatiyor. Gravürlerin ve Osmanli döneminde Anadolu’ya gelen Batili gezginlerin anlatimlarini da içeren Bakir Kaplarda Türk Yemekleri, artik unutulmaya yüz tutmus bir kültürü bize yeniden animsatiyor.”Biz bakir kaplarla büyüdük. Bugün dönüp baktigimda çocukluk anilarimin çoguna mutlaka bir bakir kabin eslik ettigini görüyorum. Kisin sobanin üzerinde tislayan gügüm, yaninda ona eslik eden demlik, tereklerde lengerler, tandira sarkitilan, ocagin üstüne asilan zincirli debbeler, çesmeye suya giden kizlarin kolunun bir uzantisi gibi görünen helkiler, içine yag bastigimiz badyalar, gelinlerin ellerinden hiç düsmeyen ibrikler, yogurt mayaladigimiz bakraçlar, kisin sarilmak, içine girmek istedigimiz mangallar, pekmez günlerinde basrolü oynayan kazan, yazin buz gibi ayran, kisin ates gibi salepler içtigimiz masrapalar, yikandigimiz testiler, hamur veya köfte yogurdugumuz legenler, devamli göz önündeki sahanlar, firina gönderilen tepsiler, siniler ve daha nice kap kacak hep bakirdandi ve bu durum o günler için oldukça normaldi. O zamanlar bilmesem de bu görüntü ve anilari sanki bugün için biriktirmisim gibi geliyor bana.”