Bir Dil Niye Kanar-Muhsin Kızılkaya
Muhsin Kızılkaya, bu kitapta bir dilin —Kürtçenin— neden kanadığını, nasıl bir kafese kapatılıp üstünün örtüldüğünü anlatıyor. “Bir Dil Niye Kanar?”, sadece bir hatırat değil, aynı zamanda bir dilin, bir halkın, bir kültürün bastırılma ve direniş hikâyesidir. Kızılkaya, çocukluğundan itibaren belleğinde biriktirdiği anlatıları, masalları, sesleri, kokuları ve görüntüleri; Hakkâri’den İstanbul’a ve oradan İsveç’e uzanan hayat serüveniyle harmanlayarak aktarıyor.
“Okul dili” ile “ev dili” arasında sıkışmış bir çocuğun içsel çatışmaları, gazetecilik ve çevirmenlik serüveni boyunca yaşadığı dönüşümler, diline ve kimliğine dair taşıdığı yükler, kitabın ana damarını oluşturuyor. Kızılkaya, adeta “dostuna yarasını gösterir gibi” içini açıyor.
Kitap; Ehmedê Xanî’den Cegerxwîn’e, Celadet Bedirxan’dan Bediüzzaman’a, Mehmed Uzun’a, Musa Anter’e, Yılmaz Güney’e kadar pek çok büyük isme saygı duruşu niteliğinde. Bu isimlerin dil ve kimlik uğruna verdikleri mücadele, Kızılkaya’nın kişisel hikâyesiyle iç içe örülüyor.
“Bir Dil Niye Kanar?”, halkların kardeşliğinden öteye geçip, halkların birbirine âşık olabileceği, birbirini sevebileceği bir dünyayı tahayyül eden güçlü ve sarsıcı bir metindir. Hem kişisel hem kolektif hafızaya seslenen bu eser, bir halkın diline, varoluşuna ve insanına adanmış içten bir çağrıdır.
Muhsin Kızılkaya’nın tüm eserlerine ulaşmak için buraya tıklayın