Zeytindağı, insanın kanını donduran tarihi bir süreci, “bir imparatorluğun çöküşünü” o zamana göre en duru Türkçeyle karşımıza getiriyor. Kitapta Mehmetçiğin Yemen’de, Aden’de, Kanal’da, Gazze’de, Arap Çölleri’nde nasıl kırıldığını yenilgiden sonra bir vagon dolusu “mecidiye altınını, bile nasıl bıraktığımızı hayretler içersinde okuyacaksınız.
Cemal paşa’nın emir subayı olarak, o günlerde en yakınında olan Falih Rıfkı, Zeytindağı kitabıyla tarihimize bir ibret belgesi bırakırken, her biri bir destan olabilecek, askerlerin günlükleri ve adeta kumar masasında kaybedilen Ahmetlerin, Mehmetlerin hikayeleri tüylerinizi ürpertecek.
Bu kitabı okumak adeta bir borçtur ve bir vazifedir.
Behçet Kemal Çağlar
“…Falih Rıfkı’nın son eseri Zeytindağı, Cumhuriyet devri edebiyatının en büyük hadiselerinden birini teşkil etti. Falih Rıfkı’nın bize hatırlattığı devir, Türk milletinin geçirdiği ve geçirebileceği felaket devirlerinin en facialısı, en dehşetlisi ve ruha en çok bezginlik verenidir. Eğer, muharririn keskin ve yüksek zekası bu devir üstüne berrak bir aydınlık gibi aksetmemiş olsaydı, biz ona doğru başımızı çevirip tekrar bakmak arzu ve cesaretini kendimizde bulamıyacaktık.”
Yakup Kadri Karaosmanoğlu
“…Zeytindağı’nı seve seve okudum. Zaten başladıktan sonra bırakmak kabil değil. Bence bu yeni kitabında Falih Rıfkı’nın üslubu, öbür kitaplarından daha göz kamaştırıcıdır ve zannedersem en güzel haline vasıl olmuştur. Zeytindağı, bugünkü Türkçe ile ne kadar kuvvetli anlatım yapılabileceğine sağlam bir delildir.”
Nurullah Ataç