Yamuk Okul’da işler karışıyor, cümbüş kopuyor!
Kitapları milyonlarca çocuğa ulaşan Newbery Madalyası sahibi Louis Sachar’ın kaleminden çıkan “Yamuk Okul” serisinin devam macerasında, okurları yine hem şaşırtıcı, hem ilginç, hem sorgulatan, hem de çok matrak olaylar bekliyor.
Yamuk Okul’u birbirine katan akılalmaz şeylerin yaşandığı Yamuk Okul’da İşler Karışıyor, sıra dışılığın sıradanlığını yüceltirken kıpır kıpır bir anlatıda bütünlenen otuz kısa öyküden oluşuyor.
Sachar, öğretmenlik anılarından yola çıkarak yoğurduğu bu durum öykülerinde çocukları ABSÜRT mizahla tanıştırırken; eleştirme, eleştirilme ve eleştiriyi kabul etme hakkında düşündürüyor.
Sizi yeniden Yamuk Okul’un çatısı altında görmek ne büyük mutluluk!
Önceki kitaplardaki hadiseler dimağınızda yer etmiş olmalı ki, eski dostlarımızın yeni maceralarına eşlik etmek istediniz. E tabii KAHKAHA atarak doyasıya gülmek sizin de hakkınız.
Yaşasın! Kapılarını tadilat nedeniyle bir süreliğine kapatmak zorunda kalan Yamuk Okul, 243 gün sonra tekrardan açılıyor! Arada bir etrafta “Mööö!” diye bir ses duyulsa da kimseler umursamıyor. Ne de olsa öğrenciler okullarına kavuştukları için pek mutlular; yani öyleydiler. Ta ki işler karışmaya başlayana kadar.
Yamuk Okul’un biricik öğretmeni Bayan Jewls’un otuz kat merdiven çıkmasını engelleyecek değişikliğin sebebi ne? Çocukların konuşurken hangi sözcüğü kullanmaları yasaklanıyor? Okuldaki yeni rehber öğretmenden neden herkes çekiniyor? Sınıfa evcil hayvanı yerine kardeşini getiren sivri zekâlı da kim?
Aylar sonra birbirine kavuşan öğrenciler için yeni dönem pek de rahat geçmeyecek anlaşılan. Peşi sıra arzıendam eden geçici öğretmenler de cabası. Kimisi ta Katmandu’dan çıkıp gelmiş, kimisi de çok ama çok iyi tanıdıkları birinin… neyse sürprizi bozmak olmaz. Hah bir de müjdemiz var: Yamuk Okul’a nihayet asansör yapılıyor. Ve tüm bu karmaşanın ortasında önemli bir soru bizimkilerin zihinlerini kurcalıyor: Noel Baba’nın yardımcısı olabilmek için onunla bizzat tanışmak mı gerekiyor?
Yamuk Okul’da İşler Karışıyor, okurları güldürmekle kalmayan, üstüne bir de yıllar içinde sürekli evrilen ama odak noktası hiç değişmeyen eğitim-öğretim sistemi hakkında sorgulatan çok katmanlı bir anlatı sunuyor.
O hâlde, cümbüşe devam!