Bugün dünyada pek çok sey milli olsa bile finans milli degildir. Merkezi Yahudi sermayesi dünyadaki temsilcilikleri konumunda olan banka ve bankerleri kontrol eder, dev bankalar ve para fonlariyla dünyayi yönetir. Bugün dünyada olan olaylarin hiçbirinin ekonomik temeli yoktur. Ayrica “Kapitalizm acimasizdir!” klisesi de artik geçerli degildir. Fabrika sahipleri, yan sanayi üreticileri ve yöneticilerini biz “kapitalistler” olarak görürüz. Ama gerçek bu degildir. Üreticilerin fabrikalarini çalistirmak için gerekli parayi kredi olarak aldiklari kisi veya gruplar asil kapitalistlerdir. Ve bu banker takimi is sahiplerini, is sahiplerinin isçileri sömürdüklerinden çok daha fazla ve acimasizca sömürmektedir. Dünyada altinin servetin temeli oldugunu kabul eden “süper bir kapitalizm” vardir. Dünyada ayrica tüm hükümetleri yöneten bir “süper hükümet” bulunmaktadir. Ve dünyada hiçbir millet tarafindan sevilmedigi halde kendisini Roma Imparatorlugu’nun en sasaali yillarindakinden bile yüksekte gören bir irk vardir. “Kazanan hepsini alir” eski bir kumar terimidir. Dünyamizda bugün de benzeri bir prensip bir avuç sevilmeyen kisi tarafindan basariyla uygulanmaktadir. Yahudiler Süpermen olmadiklarina göre Yahudi olmayanlarin suçu kendilerinde aramalari ve dünyada düzen degisikligine gitmeleri gerekmektedir. Isçi ve isveren arasindaki çatismanin sona ermesi sadece uluslararasi bankerlerin elindeki gücün alinmasiyla mümkün olabilir.