Küresel ve yerel düzlemde dikey veya yatay bütün iliski biçimlerini derinden sarsarak sessiz bir devrim gerçeklestiren Internet ve ona iliskin yeni medya araçlarina dair çalismalar her geçen gün yogunlugunu artirmaktadir. Yeni medya araçlarindan, özellikle sosyal medya olarak adlandirilan bu yeni mecranin insan ve toplum hayatinin bütün kesitleriyle bir biçimde iliskili olmasi, onu bir yandan postmodern zamani vazgeçilmez araci kilarken, bir yandan da arastirilmayi, incelenmeyi hak eder konuma getirmektedir. Modern kent hayatinin atomize ettigi bireyin, yeniden kendi varlik tekinden olan insanla sanal bir ortamda da olsa bulusmasina olanak taniyan sosyal medya, postmodern zamanin ruhuna uygun bir iletisim araci olarak islev görür. Ayni sekilde zamanin ruhuna uygun biçimde olumlu ve olumsuz birçok özelliginin yaninda, sadece bireylerin sosyal mekânlar insa ederek var olus pratikleri gerçeklestirdikleri bir mecra degil, çok daha karmasik bir dünyanin sifrelerini de barindirir. Bireysel ve kültürel kullanim pratiklerinin farkliligiyla birlikte, sosyal medya araçlarinin yaygin kullanim pratikleri üzerinden sosyal sermaye birikiminin arastirildigi bu çalismada, en yaygin sosyal medya kullanim pratiklerinden olan sosyal iliskiler, paylasim, güven, siyasal katilim, demokrasi/ özgürlük, eglence, psikolojik tatmin gibi faktörlerle, sosyal sermayenin önemli unsurlari olan sosyal aglar, güven, karsiliklilik ve normlar üzerinden bir sosyal sermaye taramasi gerçeklestirilmeye çalisilmistir. –