Bir tarafta Allah’in Son Elçisi’nin “Kizlarimin en hayirlisidir.” diye vasfettigi can paresiHz. Zeyneb… Diger tarafta nezaketi, anlayisi, cömertligi ve sefkatiyle Hz. Hatice’nin gönlüne taht kuran sair gönüllü yegeni Ebu’l As… Bu iki mümtaz sahsiyetin muhabbetinden neset eden bagin gurur, iman, vahiy, ayrilik, hasret ile sinanmasi… Vahyin “Onlari kâfirlere geri göndermeyin!” (Mümtehine Suresi: 10) emriyle ayirdigi bu muhabbetin, yine vahyin isiginda tekrar bir araya gelmesinin zorlu ve çileli  hikâyesi…Mekke’nin muannid gururunun verdigi ayrilik kör dügümlerinin,  ilahi sevgisinin feyziyle çözülmesi ve hasretin bitmesi…Hz. Zeyneb’in ve Ebu’l As’in hayatlarinin ve muhabbetlerinin ayrintilarinda, bugünün insanlarinin da alacagi çok mesajlar var.Kendisi de sair tabiatli, kaleminden nur damlayan sevgili kardesim Nurdan Damla’nin bütün bunlari destansi ve siirsel bir lisan ile kaleme aldigi bu eser, gerçekleri romansi bir lezzette aktarmis.Okuyan herkes, bu eserin satirlari arasinda dolasirken kendi yüregine de dokunan bir tilsim, bir haz, bir hatira yakalayacaktir.Mehmet Ali BULUTBir yanda Resul kizi, öte yanda sirke batmis bir koca. Ask var orada, ümit var. Dua, sabir ve gözyasi var. “Asi olsa da As, bekle!” demis kizina babasi. Hidayetin mustusunu mutsuz yarinlara sarmalayip “Ah mine’l ask!” muskasini ilistirip anne yadigâri gerdanligina, hazin geceleri nur sabahlara kundak eder Zeyneb. Kitabi okudugunuzda Peygamber’in gözdesi Zeyneb’in hicranini vicdan ocaginda gözyaslari ile yakacaksiniz.Ask olsun çile çiçeklerine…Sinan YAGMUR