Şeyh Senan asıl nushasında Şeyh Sem’ân diye geçse de bunun imla ve yazım hatasından kaynaklandığı düşünülür. Ayrıca tarihi bir geçmişi ve niteliği de yoktur. Şeyh Senan Yemen ülkesinin Sena ilinden olduğu için kendisine Senan denilmiştir. Fakat tarihi kişiliği, doğumu ve yaşantısı için elimizde net bir bilgi yoktur. Çünkü mezarının Gürcistan’ın başkenti olan Tiflis şehrinde olduğunu ve burada ki bir tepenin Şeyh Senan tepesi olarak nam saldığını bilmekteyiz.
Dolaylısıyla bizde bu destana biraz hayal gücü katıp ve en önemlisi ilim irfan/ şiir gazel iklimi olan İranlı şair ve ariflerin hem hikayelerinden ve hem de gazellerinden alıntılar yaparak bu destanı genişletip yazmaya çalıştık. Fars ülkesinin yedi ikliminden soluklanan bu büyük şahsiyetler ilim irfan yağmurlarıyla canlanıp islamın aşk tohumuyla toprağa serpilen ve aşıkların gönül tandırlarında ayrı tatlarda ve damaklarda pişip olgunlaşan bu irfani düşünce her okuyucunun hissi ve dini boşluğunu ve boşvermişliğini tarumar edecek derecede aşkın kızgın ve muhabbet dolu beyitleriyle dile getirilmiştir.
Özellikle Attar ve Mevlana başta olmak üzere Hafız Şirazi, Nizami Gencevi, Senayi, Molla Cami, şeyh Mahmut şebısteri Ve Fahrettin Iraki’nin gazellerinden oldukça çok yararlandık. Aslı Farsça olan bu kitabın çevirisi İran’ın yaşayan efsanesi olan ve hali hazırda Tahran Üniversitesi’nde haftada iki saat ders vermekte olan Profesör Doktor Şef’î Ketkeni ve ” Asrın Ferdüsisi” diye nam salmış ve Şehit Behişti Üniversitesi’nde hoca olan Profesör Doktor Mir Celalettin Kezzazi’nin “Parsa Ve Tersa ” adlı kitabında ki açıklamalar ışığında yapılmıştır. Giriş kısmı ise Tahran Üniversitesi’in merhum ve meşhur hocalarından olan Profesör Doktor Bediülzaman Fırüzanfer hocanın mukaddimesinden alınmıştır.