M. Orhan Öztürk, kitabinda yakindan tanidigi Yasar Kemal’e özel bir bölüm ayiriyor. Önce roman karakterlerini inceliyor Öztürk. Ardindan onlarin yaraticisi Yasar Kemal’in benliginde açiga çikan “özerklige” vurgu yapiyor. Bu yaniyla Öztürk’ün kitabi, sadece toplumun ruhsal analizi degil, büyük yazar Yasar Kemal’e iliskin de bir kaynak.Her gün onca insan yok yere ölüyor, neden seyirci kaliyoruz?Üzerimizdeki baski sürekli artiyor, neden sesimizi çikarmiyoruz?Insanca yasama hakkimiz gasp ediliyor, neden boyun egiyoruz?Ruh hekimi Prof. Dr. M. Orhan Öztürk, engin deneyimiyle hazirlamis oldugu bu kitapta, ülkemizde kisilik gelismesinde özerk benlik duygusunu kisitlayan, kul benligi besleyen gelenekleri, inançlari, toplumda kadinin yerini, ailede ve toplumda egemen olan baskici, kisitlayici egitim-ögretim düzenini irdeliyor, temel sorulara yanit ariyor.Bilimde, sanatta, ekonomide, ülke yönetiminde geri kalmamizin kaynaklarini neden sorgulamiyoruz? Düsünce özgürlügünü kisitlayan baskilara neden toplumca sessiz kaliyoruz? Bize dayatilan kosullara niçin boyun egmeyi sürdürüyoruz?”Bireysel, toplumsal düzeyde degisebilmek, gelisebilmek için bilinçlenmek, elestiri ve özelestiri yapabilmek zorundayiz” diyor Öztürk ve ekliyor: “Bunlari, ancak merak eden, kusku duyan, sorgulayan, özgür düsünebilen, tartisabilen, karsi çikabilen özerk benlikli bireyler yapabilir. Toplumun bireylerinde özerk benligin gelismesini önleyen etkenleri bilmezsek bilinçli bir toplum nasil ortaya çikabilecek?””Kul benligin en belirgin göstergeleri bagnaz irkçida, bagnaz dincide, bagnaz milliyetçide, bir ideolojiye ya da yetkeye körü körüne boyun egen kisilerde görülür. Iktidara, paraya, mala mülke, uyusturucu maddelere asiri tutkusu olan kisiler de böyle kul benlik duygusu içindedirler. Kul benligin daha yaygin olan belirtileri ise özgür düsünebilme, sorgulayabilme, insani, toplumu, dogayi, yeni seyleri merak etme, ögrenmeye çalisma gibi kisilik özelliklerinin eksikligi, yoklugu biçiminde görülmektedir.”