Türkiye’de öteki olarak yasayanlar, öteki olarak yasarken hangi sorunlarla karsi karsiyalarsa, öldüklerinde de neredeyse ayni, hatta daha agirlasmis bir biçimde, ayni sorunlarla bas etmek zorunda kalmaktadirlar. Hayattayken, içinde bulunduklari sorunlarla bas edebilmek için çesitli yöntemler gelistirme olanagina, en azindan teorik olarak sahip olan ötekiler, ölümleri halinde ne yazik ki bu teorik olanagi da yitirmekte ve ölü bedenleri, çogunlugun, devletin, kamu gücünün ya da aile gibi çesitli toplumsal kurumlarin kendi zihniyetlerine uygun pratiklerince ele geçirilmekte ya da bunlara terk edilmektedir.Ölü-bedenlerin çirilçiplak teshiri, intikam almak ve korku vermek amaciyla yerde sürüklenmesi, uzuvlarinin koleksiyon malzemesi yapilmasi, cinsel ve bedensel bütünlüklerine ölüm halinde müdahale edilerek sözüm ona normallestirilerek definleri, ölü-bedenin dinselligine uygun defin törenlerinin engellenmesi, kamu gücünün çogunlukçu dinsellik, cinsellik ve etniklik referanslariyla belirli defin biçimlerini dayatmasi bu baglamdaki kimi genel örneklerdir.Ötekilerin, cinsel, etnik ya da dinsel olarak ötekilik deneyimlerine sahip kesimlerin ölüm karsisinda karsi karsiya kaldiklari deneyimlerini konu alan bu kitap, okurunu bu deneyimlerin kavranabilecegi bir dilin olanakliliklarini yoklamaya ve ortak olmaya çagiriyor.Katkida bulunanlar: Abdurrahman Aydin, Achille Mbembe, Ayhan Yalçinkaya, Baris Annesi, Evren Balta, Ganimet, Gökçen Alpkaya, Hisyar Özsoy, Mustafa Arikan, Teodora Hacudi, Zeliha Etöz.