Inci Hanim’i dinlerken bugün sadece ismi musiki olan garabetten uzaklasir, müzigin eski, güzel ve gerçek günlerine gidersiniz. Sesinin renginden sözetmeme zaten gerek yok… Artik hiçbiri hayatta olmayan son büyük üstadlardan devraldigi üslûbu zevk ve duygu ile yogurup nagmeleri o pittoresque sesi ile terennüm etttiginde Istanbul kültürünü bütün zerafetiyle hisseder ve kisa bir an için de olsa bir ruh sükûnuna erersiniz. Inci Çayirli parlak sanat hayatinda sadece sarki, türkü, beste yahut semâi gibi eserler icra etmedi, yani kendini Türk Müzigi’nin kaliplari içerisine kapatmadi, komple bir sanatçi olarak tangodan film müzigine, napoliten parçalardan operetlere kadar her çesit eseri yorumladi ve bütün icralari mükemmel oldu. Yillar önce okudugu Kara gözler yahut Yagmur çiselerken gibi eserlerin, bugün ellisini geride birakmis olanlarin hafizalarinda mutlaka birer derin hatirasi mevcuttur! Hakkinda kaleme alinmis ciddî eserleri sagliginda görebilmek her sanatçiya nasip olmaz. Bu kitabi hazirlayarak Inci Çayirli’nin biyografisini görebilmis nadir sanatçilardan biri olmasini saglayan Dr. Murat Derin’i tebrik ve müzigimizin son fem-i muhsinine de uzun ve birbirinden zarif nagmelerle dolu bir ömür temenni ediyorum. Murat Bardakçi