“Bugüne kadarki bütün toplumlarin tarihi sinif mücadelelerinin tarihidir.” Marx ile Engels’in kaleme aldigiKomünist Manifesto’nun bu ünlü cümlesindeki “bugüne kadarki” ibaresi, bazilarinca “postmodern çag” olarak niteledikleri döneme kadarki anlamina yorumlanmis olacak ki, özellikle 1990’li yillardan, yani Sovyetler Birligi, Çin ve Dogu Avrupa’da kapitalizmin restorasyonunun hizlandigi asamadan sonra sinif politikasinin yerini “kimlik politikasi”nin aldigi solda yaygin bir görüs haline geldi. Ama öte yandan, tam da ayni dönemde, burjuvazi neoliberalizm adi altinda isçi sinifina karsi kapitalizmin tarihinde görülen belki de en uzun taarruzu yapiyordu. Durumun tuhafligi dikkat çekiciydi: Burjuvazi isçi sinifina saldiriyordu, yani sinif mücadelesi veriyordu. Aydinlar (sol aydinlar!) ise isçi sinifina dönmüs, sinif mücadelesinin önemsiz ya da demode oldugunu telkin ediyorlardi. Bu kitapta yazilari yayinlanmakta olan yazarlar kendilerini solda yaygin olan bu modadan uzun zamandir ayirmis insanlar. Uzun yillardir çalismalarinda sinif kategorisine merkezî bir yer vermis, gerek dünya çapinda gerekse Türkiye’de toplumun gelismesini sinif mücadeleleri temelinde kavramayi kendilerine pusula edinmis arastirmacilar. Burada, bu konulardaki yazilarini bir araya getiriyorlar. Yazilarin konulari genis bir yelpazeye yayiliyor. Marksizmde siniflarin teorik statüsü, günümüzde siniflarin ortadan kalkip kalkmadigi, sinif mücadelelerinde merkezî bir rol tasiyan sendikalar, Türkiye’de siniflarin yapisi, köylülükten Gezi’ye sinif mücadeleleri bunlarin bazilari. Bütün bu yazilari birbirine baglayan çizgi ise sinifli toplumlarda yasanan adaletsizlik ve yabancilasma konusunda ortak bir anlayisi paylasmalari, Türkiye’de ve dünyada sinif tahakkümüne son vererek sinifsiz bir toplum yaratmanin yüce bir hedef olduguna inanmalari.(Tanitim Bülteninden)