Özgürlüğün Kapı’sı Yoktur!
Uzak, çok uzak bir Doğu coğrafyasında Paryalar’ın başlattığı Utanç Verici Olaylar’dan sonra tüm yetkiler Kapı’da toplanmıştı. Her şeyin izne tabi olduğu bu ülkede, gündelik hayat artık Kapı’nın önünde oluşan Kuyruk’ta
geçiyordu. Kapı’nın ne zaman açılacağına ve Kuyruk’un nerede başlayıp nerede bittiğine dair söylentiler, hayatı cinlerin perilerin cirit attığı bir Doğu masalına çeviriyor, yalnızca Paryalar, Kuyruk’un devasa gövdesiyle kapladığı ufkun ötesini görebiliyorlardı.
Yehya, hiç yaşanmadığı iddia edilen çatışmalardan miras kalan kurşunun vücudundan çıkarılması için Kapı’dan izin almaya çalışırken, ona yardım edecek tek kişi kurşunun orada olduğunu bilen Dr. Tarek’tir. Tarek ya Hakikat gazetesinden yayılan yalanlara ya da vicdanına inanacaktır.
Kapı’nın her şeyi gören gözü, her şeyi duyan kulağı, Hakikat gazetesi, yalnızca Kapı’nın bildirilerini yayımlayan gazeteler ve TV kanalları, Fetva ve Aklileştirme Komitesi, Yüce Şeyh… Mısırlı yazar Basma
Abdel Aziz’den Arap Baharı sonrası Orwell’in ve Kafka’nın kehanetlerinin doğrulandığı, gelecek kâbuslarının şimdi’ye taşındığı distopik bir roman.
Yazar Hakkında:
Basma Abdel Aziz: Mısırlı kadın yazar, psikiyatr. Al Shorouk gazetesinde yazdığı yazıları büyük ilgi görüyor. Arap basınının ve edebiyatının çok ses getiren kadın sesi.