Kürt Tarihi’nin bu sayısındaki dosya konusunu Metin Atmaca’nın editörlüğünü yaptığı “Kürt Mirlikleri”ne ayırdık. Atmaca, dosya yazılarının hazırlanması, organize edilmesi ve dergi sayfalarına yerleştirilmesi aşamalarında ciddi emek harcadı.
Dosya yazıları, Kürdistan’ın muhtelif bölgelerini farklı dönemlerde yönetmiş Rüstem Ağa, Şeddadiler, Babanlar, Müküs ve Abdal Han dönemleri üzerine yoğunlaşıyor.
Dosyadaki ilk yazı, Stefan Winter tarafından kaleme alındı. Winter, makalesini Halep ve Tripoli Kadı Mahkeme Sicilleri’nde bulunan birincil kaynakları inceleyerek yazdı. Makale, Kürt Rüstem Ağa ve oğullarının hükümdarlıkları döneminde İstanbul ve yerel halk ile aralarındaki mücadelelerini konu ediniyor.
İkinci yazıyı okuyucularımızın yakından tanıdığı Büyük İslam Ansiklopedisi Merkezi Kürt Çalışmaları Birimi Direktörü, İran Kürdistanı’ndan İsmail Şems kaleme aldı. Şems, Şeddadileri konu edindiği yazısında, 951-1199 tarihleri arasında tahta çıkan Şeddadi hükümdarlarını ve Şeddadiler’in komşu devletler ile ilişkilerini irdeliyor.
Baban Mirliğini ele aldığı makalesinde Metin Atmaca, yazısını İngiliz Doğu Hindistan Şirketi’nin temsilcisi James C. Rich’in Kürdistan’da bulunduğu dönemde Kürtler’den duyduğu bir sözlü anlatı üzerine kuruyor. Sözkonusu anlatı, Babanlar ailesinin kökenlerini, ilginç bir şekilde İngiliz Frenk Keygan ve Kürt Feqî Ehmed’e bağlamaktadır.
Sinan Hakan, ünlü Kürt şairlerden Feqiyê Teyran’ın diyarı Müküs Mirliğini yazdı. Hakan, uzun yıllar Müküs’ü yöneten Müküs beyleri ve komşu mirlikler ile aralarındaki anlaşmazlıklara değiniyor. Yazıdaki bir diğer önemli nokta ise yazının sonlarına doğru Kürt kadınlarının sesine yer vermesidir. Yazıda mirlikteki iki etkili Kürt kadının siyaset ve eğitim alanlarındaki karar verici rollerini gözler önüne seriyor.
Dosyanın son yazısı Bitlis’in ünlü miri Abdal Han hakkındadır. Sedat Ulugana, tarihçilerin tarih metni oluştururken elde bulunan belge veya metnin olduğu gibi kabul edilmemesi gerektiğinin altını çiziyor. Zira uzun zamandır ve birçok tarihçinin kendi metinlerinde Abdal Han’ın babasının kim olduğu ve hangi tarihlerde doğduğu konularındaki yanlış bilgilerin dolaşımda olduğunu söylüyor ve başka belgeler ile konuyu tartışmaya açıyor.
Bu sayıda dosya yazılarının dışında üç önemli makale daha bulunmaktadır. Selahaddin Uğur Işık, Osmanlı son döneminin önemli Kürt entellektüellerinden Kadri Cemilpaşa’yı yazdı. Işık’a göre, yıkılma evresindeki Osmanlı’nın değişim, dönüşüm ve yıkılma süreci sancılarının bizzat şahidi olan Cemilpaşa, Kürt toplumunun kendi hakları için mücadele etmesi gerektiğini belirtmekte ve kendisi de bunun için mücadele etmektedir.
Barbara Henning, Bedirhan Bey’in oğullarından Bedri Paşa’nın belgelere ve görsel malzemelere yansımayan tarihinin izini sürdüğü çalışmasında, Bedirhan ailesi hakkında çok çalışmanın olduğunu fakat bunların yeterli olmadığını belirtiyor. Sözkonusu aileler hakkında portre çalışması öneminin altını çiziyor.
Son olarak, İskip’in tarih boyunca birçok ünlü Kürt âlime ev sahipliği yaptığı hakkındaki “İskipli Birkaç Kürt Âlim” yazısına yer veriyoruz. Murad Celalî bu makalesi ile İskip’te yaşamış Kürt alimler hakkında önemli bilgiler sunuyor.
21. sayıda buluşmak üzere.
AYSEL KAZICI ÖZALP