“Kürdistan Kralı” epik türüne ait bir çalışmadır. Bu ulusal destanın birçok versiyonu farklı dönemlerde üretildi. Kürtler bu harikulade öykünün ilk yaratıcısı olduklarını bilmiyorlar. Ortaçağ’dan günümüze 3.000 dize klasik şiir kalmıştır. Kütüphanelerin harap edilmesi ve Kürt ulusunun yok edilmeye çalışılması orijinal elyazmalarının kaybolmasına neden oldu. Üzerinde çalıştığımız kopya, halk şiiri geleneğini koruyan Kürt halk ozanı ailelerden birinde gönülden bir bağlılıkla muhafaza edilmiş bir örnektir.
Ari Kürtler, bu şiir vasıtasıyla, Emirlerinin Ortaçağ askeri örgütlenmelerindeki soylu savaş kaideleri ile bizim şövalyeliğimiz arasında şaşırtıcı bir paralellik gösterirler. Kurbanların gözünden Haçlı Seferleri’nin tasviri, hiç kuşku yok ki Batılı okuru, bu büyük dinsel teşebbüsün aynı ırka mensup insanlar arasında kardeş kanı döken bir savaşa dönüştüğüne ikna etti. Zira olaylar Ari Kürtlerinin topraklarında, yani günümüz Suriye’sinin doğu ve kuzeydoğusunda cereyan etmekteydi.
… söz konusu olan ilkel yabanıl toplum töreleri değil, aksine Batılıların Asyalıların yaptığı sayısız korkunç kıyımlara rağmen, savaşçı Avrupa’nın dâimi koruması altında, Ararat Dağı’nın etrafında en saf ideal Ariliği korumuş olan uzak akrabalarının yaşantısının resmidir.
Özetle, bu bir Kürt edebi anıtının Avrupa diline ilk çevirisidir.