Türkiye’de “Kerkük Sorunu” olarak adlandırılan sorun, Güney Kürdistan’ın asli sınırlarına kavuşması sorunudur ve 80 yıldır, Bağdat’taki merkezi hükümetlerle Kürtler arasındaki anlaşmazlığın temel gerekçelerinden biridir. Kürt siyasi liderliği, yok olma tehlikesini göze alarak (30’larda Şeyh Mahmud, 70’lerde Mele Mustafa Barzanî) bu konuda taviz vermedi. Bundan sonra da vermesi düşünülemez.
Kürtlerin modern tarihi üzerine yaptığı araştırmalarla tanınan Kemal Mazhar Ahmed, bu kez son dönemde çok güncelleşen bir sorunun perde arkasını aralıyor: Kerkük. Kemal Mazhar, kitabının ilk cildinde şehrin flu siluetini binyıllar öncesine dayanan kuruluşundan başlayarak İslam, halifeler ve Osmanlı dönemindeki halini, ordan modern zamanlarda şehrin karşılaştığı İngiliz işgali ve manda yönetimini, salnameler, Batılı ve Doğulu seyyahların seyahatnamelerinden resmî belgeler ve vakayinamelere kadar uzanan çok zengin bir arşiv taramasıyla netleştiriyor. Ayrıca şehrin ekonomik yapısı ve tarih boyunca oluşan etnik profilini de ideolojik şablonlara itibar etmeden objektif bir biçimde ortaya koyuyor. Bugün yaşanan sorunların kaynağını oluşturan nüfus kaydırmaları ve göç konusunda son derece ilginç, sorunun farklı boyutlarını ortaya çıkaran araştırılmaya değer yeni ipuçları sunuyor.