“Henüz 17 yasinda bir lise ögrencisi olarak babama kendi isimi kendim bulurum derken, bu güveni nasil ve nereden edindigimi düsündügümde, hikâyemi en basindan anlatmam gerektigini gördüm…”
Bu kitapta okuyacaklariniz bir dönemin ticaret hayatinin nasil evrildigini göstermekle kalmiyor, ayni zamanda siyaset ve spor dünyasinin geçirdigi çalkantili olaylara da içeriden bir ayna tutuyor.
Kisitli imkânlara sahip bir ailede dünyaya gelen Ugur Eksioglu, basarili ögrenciliginin yani sira ailesine destek olmak için küçük yaslarda is hayatina atilmistir. Daha okul yillarinda babasinin kendisini yerlestirdigi isten tatmin olmayinca,
“Kendi isimi kendim bulurum,” diyerek çesitli isler denemis ve her birinde çaliskanligi sayesinde basarili olduktan sonra o günlerde bir profesyonelin varabilecegi en yüksek noktaya kadar yükseldigi Koç Holding’de ise baslamis; basta Beko olmak üzere birçok sirketin basari grafiginde önemli bir rol üstlenmis; Türkiye’de yaygin bayi gelenegini baslatarak, satis pazarlama alaninda bir ekolün öncüsü olmustur. Eksioglu’nun yasami, Türk ticaret hayatina kattiklari ile basarinin asla bir tesadüf olmadiginin göstergesidir. Ugur Eksioglu’nun anilari, bugünden çok farkli sartlara sahip olan 1960’larin Türkiyesi’nden günümüze dek sadece çalistigi kuruma degil, ülkesine de katma deger saglamis duayen bir isadami olarak, hem bugün kendisini is hayatina hazirlayan gençler hem de yöneticiler için bir rehber niteliginde. Ve kendi hayat hikâyesini tam da bu sebeple; azimle çalisanlarin, dürüstlüge ve adalete inananlarin mutlaka basariya ulasacaklarini; Türkiye’nin neresinde olurlarsa olsunlar, zorluklardan yilmaksizin, yalnizca kendilerine güvenerek çevrelerine ve ülkelerine faydali insan olabileceklerini göstermek amaciyla kaleme almistir.
“…Ugur Eksioglu çok akilli, disiplinli, çaliskan, hesaba kitaba fevkalade akli eren, bulunmaz bir saticiydi. Yaninda birçok adam yetisti. Bildigini herkes ile paylasir, arkadaslarina daima kol kanat gerer, onlara önderlik, liderlik ederdi…”
Rahmi M. KOÇ