Dünya üzerinde hangi kent İstanbul gibi köklü bir tarihe sahip? Ne yazık ki, bu şehrin tarihini tarih yapan elementler antika bir saatin sarkaçları arasında nefessiz kalmış. Zaman da hafızalarımız gibi durmuş. Oysa bizler, dünden haberimiz olmadan bugünü yaşayabileceğimiz sanrısıyla yola devam edebilme gayretindeyiz…
‘Kayıp Zamanın Çocukları & İstanbullu Bulgarlar’ isimli bu kitapla sizleri bir zaman yolculuğuna çıkmaya davet ediyorum. Birlikte hafızalarımıza çöken tozları sileceğiz, yollarımızın üzerindeki tüm kapalı kapıları açıp İstanbul’a, daha doğrusu kendimize göz atacağız. Sonra Haliç kıyılarına ineceğiz. İstanbul’un yüzyıllardır çarpmakta olan eşsiz kalbinin sıcacık ritimlerine elimizi dokunduracağız. Ve inanın, sayfalar arasında yolculuk yaparken nefessiz kalan zamanı antika sarkacın kıskacından kurtaracağız.
Zamanımıza geri dönmeden İstanbul’un şiirsel, yeşil tepelerinden birinde soluklanacağız. Ve ben sizlere Balkanlardan İstanbul’a uzanan bir Slav Masalı’nı anlatacağım. Anlatacağım masalda ‘Kötü büyücüler’ yerine politikalar; ‘devler’, ‘prensesler’ ya da ‘prensler’ yerine içimizden insanlar ve en önemlisi ‘mutlu son’ yerine yaşanmışlıklar var.
Peki siz bana inanıp yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?