Islam alimlerine göre; din, Islam ve seriat ayni anlama gelerek; gidilen dogru yol, itaat ve nihai olarak selamet demektir. Din, kisinin dünyevi alan içinde her türlü aksiyonda Allah’la arasindaki iliski boyutudur. Din sadece ve halisen Allah için yapilandir. Her fiilin bu yönü dindir. Herhangi bir dis faktör ve amaç o fiili dini olmaktan çikarmaktadir. Din olarak Islam dogru ve güzeli ifade eden normlar manzumesidir. Seriat ise bu normlarin sekillenmesidir. Dolayisiyla Islam sabit, seriat ise degiskendir. Çünkü seriat tarih ve mekân içerisinde Islam dininin yansimasi ve formlasmasidir. Bu nedenle Islam’da degil ama seriatta reform olabilmektedir. Nitekim ulema Islam tabiri varken, Kur’an’da sadece bir ayette zikredilen seriat kelimesini terimlestirmistir.Alimlerin, üzerinde vurgu yaptigi siyasi nitelikteki ilkelerden en önemlisi; adalete dayali hukukun üstünlügü ve siyasi iktidar kaynaginin halkin oldugudur. Iktidari ilgilendiren biçimsel olmasa da kuralsal olarak, hâkimiyet, itaat, iktidarin kötüye kullanilmasini önleyecek taklit etme gibi siyasi meseleleri evrensel ve kiyamete kadar geçerli olabilecek sekilde normsal olarak temas etmistir. Bu nedenle Islam alimleri için önemli olan husus, yöneticinin iktidara gelisinin biçimselligi degil, iktidarini bu normlara uygun olarak nasil kullandigidir.