Iktisat uzun süredir günlük ekmegimiz haline getirildi. Umutlar ekonominin iyiye gitmesi ve iyilesmesine baglandi.Büyüme, cari açik, likidite kavramlari çoktandir sohbet konularimiz arasinda. Siyasetçiler bile tüm kötülükleri faiz lobisinin faiz hobisine “endeksledi.” Artik ABD Merkez Bankasi baskaninin adini biliyor ve verecegi faiz kararini heyecanla bekliyoruz.Gazetelerin ekonomi haberleri artti, sayfalari çogaldi, köse yazarlari “tavan yapti.” Günlük piyasa bilgileri ekranlarin üzerine sabitlenen bantlardan akip duruyor, hatta tam gün ekonomi haberleri yapan televizyon kanallarimiz bile var.Iktisadi kavramlarin pazarlayicisi koca koca ekonomi profesörleri canli yayinlarda “show business” yapmakta.Ekonomik sistemi öve öve bitiremiyorlar ama alinan yanlis kararlarin uygulamada “krizlere” yol açmasindan onlar da yakiniyor: Oysa kendilerinin temsil ettigi evrensel iktisadi akla uyulsa, kapitalizm sonsuza dek aksamadan sürecek!”Sol”dan iktisatçilarin bir kismi bu “sonsuz gidisat” fikrine inanmasa bile, kendi önerileri ve bu önerilerin getirecegi iyilestirmeler sayesinde vatandasin, çalisanlarin, isçilerin gözetilecegine böylece “iyi bir kapitalizm” ya da “makul bir kapitalizm” ile idare edebilecegimize dair teorilerini, sahip olduklari köselerden “güncellemekteler.”Iktisatçilarin Iktisadi’nda gündelik yasantimizi kusatan iktisadi terimler, bu günlük iktisat vaazlari özelinde ele aliniyor. Belli bir iktisadi kavram esliginde, o kavrami en iyi temsil ettigi düsünülen konu hakkindaki yazilarindan yola çikilarak, 15 “popüler” iktisatçinin gerçeklikle iliskisi sorgulaniyor. Bu sorgulamayla, ayni zamanda, adeta kapitalizmin “kesitleri” aliniyor ve krizlere karsi “kapitalist çare”lerin imkânlari sergileniyor.