Ekmek sadece ekmek değildir. Bir besinden çok daha fazlası, bir evren algısı, uygarlık formudur. İçinde yaşadığımız dünya bütün kültürel kodlarıyla ekmek uygarlığıdır. İnsanlık tarihinin her anında ekmeğin biçim vermediği bir iş birliği, dönüşüm ve her şeyi içine alan bir yaşama biçimine rastlamamak mümkün değildir.
Bir toplumun mayasında ne varsa onu yansıtır ekmek. Onu sadece besin kaynağı olarak görmek yeterli değildir. Bazıları için kişisel bir değer bazıları için de ortak bir geleneği temsil eden sofraların vazgeçilmezidir. Onunla birlikteliği hatırlarız, aynı lokmayı bölüşmeyi, paylaşmayı, saygının ve sabrın zahmetini…
Bazen de ekmeğin kavgasına tutuşuruz, haksızlıklara uğrasak bile ekmeğimize sahip çıkarak ona atıfta bulunuruz. İnsanca yaşamanın, yaşam mücadelesinin, emeğin ve dostluğun sembolüdür ekmek. Her Yönüyle Ekmek, mitolojiden başlayarak ekmeğin tarihteki yerini günümüze kadar derinlemesine ele alıyor. Ve bunların dışına çıkıyor; sosyoloji, felsefe, sanat ve edebiyattaki yansımalarını okuyucuya sunuyor.
Her Yönüyle Ekmek elinizden düşüremeyeceğiniz bir eser…