Hayat, Sil Bastan çilgin, gülünç ve sasirtici derecede dokunakli…Bir gün ya da bir gece bir iblis, en koyu yalnizliginiza kadar gizlice sokulsa ve size, “Simdi yasamakta oldugun ve bugüne dek yasadigin hayati bir kez daha ve pek çok defa daha yasayacaksin” dese, ne olurdu? Peki ya bu hayatlardan birinde elinize Hitler’i öldürme firsati geçse, ne yapardiniz? Ursula Todd, 1910 yilinin soguk ve karli bir gecesinde, varlikli bir Ingiliz bankaci ile karisinin üçüncü çocugu olarak dogdu. Bu dünyada daha ilk soluklarini alamamisti ki, ölüverdi. Ayni soguk ve karli gecede, gürbüz ve kanli canli bir bebek olarak Ursula Todd dogdu ve en hafif deyimiyle siradisi bir yasama adimini atti. Ursula yillar içinde, tipki dogdugunda oldugu gibi, farkli sekillerde yasayip ölmeye basladi. Içinde bulundugu dünya ise bir kiyameti yasiyordu: Tarihteki en büyük iki savasin tarifsiz korkunçlugu… Kate Atkinson’in bu ilginç romanini bitirdiginizde basa dönüp yeniden okuma istegi duyacaksiniz, çünkü Hayat, Sil Bastan, ikinci ve belki de üçüncü okumalari hem hak ediyor, hem de gerektiriyor. “Yasadigimiz yüzyilda okudugum en iyi romanlardan biri. Kate Atkinson olaganüstü bir yazar… Bu zekice yazilmis kitabi tarif edebilmek için sifatlar yetersiz kaliyor: Etkileyici, büyüleyici, keyifli, hüzünlü, göz kamastirici, bas döndürücü… -Gillian Flynn, Gone Girl adli romanin yazari-(Tanitim Bülteninden)