İslam tarihinin en acımasız örgütü!
Hasan Sabbah, tarihin belki de en yıkıcı adamıdır.
Tarih belki de bu kadar kan dökülmesine sebep olanbaşka bir adam görmemiştir.
Ömer Rıza Doğrul, giriş bölümünde, İslam dünyasının tamamında etkili olacak kadar derin ve yıkıcı yöntemlerle suikastlar düzenleyen Haşhaşileri masaya yatırıyor.
Hasan Sabbah ve fedailerinin kanlı eylemlerinin gerisinde yatan fikri tarihi belgelere dayanarak gözler önüne seriyor.
Asıl bölümde kaleme alınan sürükleyici romanda ise okuyucuyu Hasan Sabbah ile Doğu’nun fatihi Selâhaddin Eyyûbi’nin arasında geçen bir kaçırılma hikâyesinin içine çekiyor. Romanın arka planında, Ortadoğu’daki ilk derin devlete, Kudüs’ün fethine ve ince örülmüş bir aşk hikâyesine tanıklık ediyoruz.
Salâhaddin, büyük bir zafer kazanırken pek kıymetli, pek büyük bir arkadaşını kaybetmişti. Emir Haydar’ın son hamlesiyle tamamlanan bu zafer, Hıristiyanların Suriye ve Filistin sahillerine çıktıkları günden beri uğradıkları ilk mühim hezimetti. 90 seneden fazla bir zamandan beri bu havalide at oynatan Ehli Salip, ilk defa hasımlarının ezici ve müthiş bir darbesini yemişti. Ehli Salip’in bu 90 senelik tarihi hiç de şerefli değildi; hep kan dökmek, soygunculuk ve çapulculuk etmekten ibaretti.