Biraz önceki manzara çoktan kaybolmuş, manzaranın yerini birer birer ortaya çıkan yıldızlar almıştı. Yıldızlar kısa süre içinde gökyüzünü öyle bir kapladı ki bu manzara karşısında hayrete düşmemek elde değildi. Yönümü bulmak için bana kılavuzluk eden takımyıldızlar, gökyüzünde beliren sayısız yıldız arasında kayboluverdi. Çok iyi bildiğimi zannettiğim gökyüzünde kaybolmuş hissetmek, baş döndürücü bir deneyimdi. İçime dolan yoğun duygular yerini büyük bir coşkuya bırakmıştı. Ayaklarımın altında çöl toprağı, üstümde yıldızlar serilmişken; yüzüme çarpan soğuk hava ve zihnimde canlanan hayallerin ateşiyle gecenin ışıltılı örtüsünün altında öylece duruyordum, aslında bir yandan da uzayın bir parçasıydım. İşte o anda, gökyüzüne ilişkin sırları keşfedebilme arzum her zamankinden de fazla alevlenmişti.
“Muhteşem… Bu kitap gökbilimi tarihinin geleneksel hikâyesini sil baştan kurguluyor…” BBC, Sky at Night dergisinden Gökbilimci ve yazar Stuart Clark’ın popüler bilim türündeki kitabı
Gecenin Işıltılı Örtüsü: Yıldızlar insanlık tarihimize nasıl yön verdi? yıldızlar üzerinden insanlık tarihine ve toplumsal kültüre yakın bir okuma sunarken günlere, aylara, yıllara, burçlara, şairlere, yazarlara, doğaya, evrene, topluma dair pek çok önemli bilgiyi ve dönemi yıldızlar üzerinden açıklıyor.