Ne isimler takmadilar ki kendilerine: “Dünyanin Bali” dediler, “Yeni Bonapart” dediler, “Göklerin Oglu” dediler… Nikolay Çavusesku’dan Imparator Bokassa’ya, Adolf Hitler’den Enver Hoca’ya kadar gelmis geçmis birçok diktatör kendilerini böylesi unvanlarla yüceltti. Onlarin adina güzellemeler yazildi, marslar bestelendi, daglara devasa anitlari yontuldu. Onlara “Baba” diyen, “Führer” diyen, “Ebedi Sef” diyen on binler toplandi çevrelerinde. Politik kisi kültü tuhaf tuhaf ürünler birakti geride. Totaliter rejimler kisi kültü araciligiyla isledikleri suçlarin üstünü örttü, tek kisilik iktidarlari saglamlastirdi. Ama kisi kültüne baska rejimlerde de rastlandi. Ingiltere Kraliyet ailesine bakmak, kisi kültünün demokratik toplumlardaki çagdas bir örnegini görmek için yeterlidir. Mustafa Kemal Atatürk’ün kisi kültü olusturma bakimindan diger liderlerden farkini ustalikla ortaya koyan bu kitap, çevrelerinde olusturduklari anlam sinirlarini asan kisi kültü ile tarihe geçmis yirmiden fazla liderin hayat öyküsünü anlatiyor. Hitler, Stalin, Mao, Kim Il Sung, Kaddafi, Humeyni gibi tarihi kisilerin hayat öykülerini, kisi kültünün nasil olustugunu ve ne boyutlara ulasabildigini gözler önüne seriyor.