“Bir gün bir kitap okudum ve bütün hayatim degisti.’ Orhan Pamuk’un etkileyici romani Yeni Hayat’in bu ilk cümlesi benim için neredeyse kelimesi kelimesine geçerli. Doganin Sonu, bilim âleminin ilk olarak neredeyse yüzyil önce ortaya koydugu, sonra da gittikçe siklasan araliklarla günümüze kadar matematik bir kesinlikle defalarca kanitladigi üzere insanin tüm dünyanin iklimini geri dönülmez biçimde degistirmekte oldugunu, canlilar âleminin büyük bir bölümünü kendisiyle birlikte hizla yok olusa götürdügünü anlatan bir kitap. Küresel isinma üzerine yazilmis ilk kitap. Üstelik bunu, siradan insanlarin, yani hepimizin anlayabilecegi son derece berrak ve basit bir dille anlatiyor.”
ÖMER MADRA
Küresel isinma nedir? Neden olusur? Doga, sik sik düsündügümüz gibi hiç degismeyen ve sonu asla gelmeyecek olan kadim bir dost mudur, yoksa bildigimiz anlamda doganin da bir sonu var midir? Daha önemlisi, gezegenimizin gelecegini degistirme sansina sahip miyiz?
Elinizdeki kitap, tüm bu sorularin cevaplarini arayan ve okurunu hem bugün hem de yarinla ilgili düsünmeye davet eden bir çalisma. McKibben’in güncelligimi korumaya devam eden bu temel metni ilk defa Türkçede yayinlaniyor. Yazarin Türkçe baski için özel olarak kaleme aldigi önsöz ve Ömer Madra’nin yazdigi sunus da kitabin ilk yayinlandigi yil olan 1989’dan bu yana yasanan gelismelere dair bir gözden geçirme islevine sahip.
McKibben, dünya üzerinde yasayan hiç kimsenin kayitsiz kalamayacagi sorunlari bir bilim insani titizligi ve bir edebiyatçi üslubuyla önümüze koyuyor. Gezegenimizi bugüne kadar ne ölçüde degistirdigimizi özetliyor ve onu korumanin yollarini arastiriyor, tahminlerde bulunuyor. Türkçe baski için yazdigi önsözde de yineledigi gibi: “Artik iklimi isitmak zorunda degiliz. Dünyamizin dönmesini baska türlü de saglayabiliriz. Ancak, bu öngörü, cesaret ve iyi bir idare gerektiriyor.”
“Sanki doga için söylenmis bir tür sarki gibi, kayiplar için bir agit ve harekete geçilmesi için bir yakaris…”
THE NEW YORK REVIEW OF BOOKS