Itiraf etmeliyim ki bu kitabin yazari da dahil olmak üzere birçok kitabin editör kisminda ismim var ama en çok bu kitabi okurken eglendim. Samimiyetle yazilan, yazarin özel hayatindan da birbirinden çarpici, ilginç, komik ve hatta trajikomik olaylarin kaleme alindigi bu kitabin, okuyucuyu zaman zaman güldürecegi, zaman zaman ise derin düsüncelere yönlendirecegi kesin. Sadece üniversite degil, ilkokuldan baslayip hayatimizin sonuna kadar pesimizi birakmayan sinavlarin, egitim sistemindeki çarpikliklarin, ögrenci ve akademisyen hâllerinin komik bir sekilde anlatildigi, ayni zamanda gerçekçilik penceresinden önemli mesajlarin verildigi bu kitapta sizleri neler bekliyor? Iste sadece birkaç örnek:Yenilikçi kopya yöntemleri, üniversitedeki fayanslari inceleyip hesabini akademisyenlere soran anne, sekiz sene para yatirip “Bizim çocuk neden mezun olamiyor?” diyen sinirli baba, “Bütünleme sinavlarini Temmuz’da yapmayin, tatile gidecegim.” talimati veren cesaret sahibi ögrenci, tavsiye edilen kitaplari bulamayan ve “Ayyy hocaam, biz o kitabi bulaamadiiik. Parasini size verseeek, aliiiir misiniz?” diyen kiz ögrenciler, güya doktora yapmak isteyen istihbarat görevlileri, sinav kâgidina “Bin Ladin, kafayi çekip birçok kavgaya karismistir.” yazan yaratici talebe, “Avrupa Konseyi’nde nasil karar alinir?” sorusuna “Toplanirlar, bir araya gelirler, karar alirlar.” hazir yaniti, referans mektubunu hemen isteyen ve hocanin tatilde oldugunu ögrenince “Biraz dinlenecegim derseniz, sizi anlayisla karsilayabilirim.” diyen “anlayisli” ögrenci…(Tanitim Bülteninden)