Büyük Özgürlük, Dalai Lama’nin “çagin en büyük düsünürlerinden biri” olarak tanimladigi Krishnamurti’nin belki de en önemli eseridir. Kitap, onun benlik, meditasyon, seks ve sevgiye iliskin düsüncelerini, yasam ve ölümün gizemine iliskin fikirlerini yansitir. Krishnamurti bizi, kendisi dahil hiçbir otoriteyi kabullenmemeye ve elestirel düsünüp zihinlerimizi arindirarak kisisel bir yolculuga çikmaya çagiriyor. “Krishnamurti’nin konusmasi duydugum en etkileyici seylerden biriydi. Buda’nin bir söylevini dinlemek gibiydi; öyle bir güç, öyle kendiliginden bir otorite ki…”Aldous Huxley”Odama girdiginde kendi kendime, ‘Bu gelen kesinlikle Sevgi Tanrisi,’ dedim.”Halil Cibran “Özgürlük bir tepki degildir. Özgürlük seçim degildir. Insanin özgürlügü seçtigi iddiasi yanilgidan ibarettir. Özgürlük, ceza ya da ödül korkusu olmaksizin emir verilmeden salt gözlem yapabilmektir. Özgürlük sebepsizdir, insan evriminin sonu degil fakat varolusunun ilk basamagidir. Kisi özgürlükten yoksunlugu fark etmeye, gözlem yapmakla baslar. Özgürlük gündelik varolusumuz ve eylemlerimizin seçimsiz farkindaliginda bulunur. Düsünce, zamandir. Düsünce, zaman ve geçmisten ayrilmasi mümkün olmayan deneyim ve bilgiden dogmustur. Zaman, insanin ruhsal düsmanidir. Eylemlerimizin temelinde bilgi ve dolayisiyla zaman yer aldigi içindir ki insan daima geçmisin kölesidir.” J. Krishnamurti