Ülkemizdeki ve bölgemizdeki gelismelerin büyüttügü adeta devlet yapilanmasina bürünen bir terör örgütü, Güneydogu topraklarini kopartmak için son hamlesini yapti. Sehir merkezleri cehenneme dönerken, 500’e yakin sehit verdigimiz bir mücadelenin içinde bulduk kendimizi. Terör örgütü hiç bilinmeyen yöntemlerle saldiriyor, güvenlik güçlerimiz bu saldirilara karsilik veriyordu.Örgüt silahlari nereden getirmisti? Saldiri taktikleri neydi? Arkasindaki güçler hangileriydi? Kitabimizda bu sorulara yanit aradik. Ancak bu kitabi yazdiran, mücadelenin kahramanlari oldu. Onlari sadece sahadet mertebesine ulastiklarinda televizyonda geçen altyazilardan tanidik.Oysa orada vatan vardi.Orada asklar, sevinçler, hüzünler vardi.Orada Seyit Onbasi, Kambur Kerim, Bedir’in aslanlari, Ulubatli Hasan, Attila, Mete Han, Alparslan, Fatih Sultan Mehmet, Mustafa Kemal Atatürk, tarihimiz vardi.Orada babalarini asker selamiyla son yolculuguna ugurlayan sinif arkadaslarimiz Yusuf, Ahmet, Efe, Sevcan, Ertan, Halenur ve daha nicesi vardi.Orada eslerini “Vatan sag olsun!” diyerek ebediyete ugurlayan komsumuz Ayse Koca, Birgül Uygun, Özlem Efiloglu, Kadriye Düzova, Pinar Özdemir, Sibel Kulaksiz ve daha niceleri vardi.Orada evinin önüne barikat kurulan, silahla esir edilen, güvenlik güçlerinin önüne siper olan Ahmet Amca, Bekir Dede, Kürt Mehmet, Berivan, Rojda vardi.Orada insan vardi.Bu kitap, o insanlarin birer altyazi degil, ana, baba, kardes, akraba, komsu, hemseri oldugunu anlatmak için, vatani ve milleti delicesine seven insanlar için yazildi.“Sehitler tepesi bos degilTopragini kahramanlar bekliyor!Ve bir bayrak dalgalanmak içinRüzgâr bekliyor!”– Arif Nihat Asya