“Tamer’i biliyo musun?”
“Uzun? Sakallı olan mı?
“Hah o evet!”
“Niye sordun ki?”
“Ölmüş lan, damdan atmış kendini.”
“Ha siktir!”
İntihar fikrini sıradanlaştırıp adamların konuşmalarını arkamda bırakarak içeri girdim. Üç yatak vardı içeride. “Beyinleri kanamış üç insanı 5 metrekare odaya tıkmanın adı ne zamandan beri sosyal devlet oldu?”, diye düşünmemeye çalışarak -çünkü kafam o sırada kızı delirmiş kadının topuğu yırtılmış çorabıyla meşguldü- Mithat’a dönüp en içten gülümsememle:
“Vay! Aslan bacanak, naber yaaa?” dedim.
Bacanağın yatağının hemen yanındaki sehpada yarım kilo muz, bir kilo armut, bir kilo elma ve yarım şişe kolonya duruyordu.
O an delirdim ve bir daha eve dönemedim.
Onur Gökşen
1972‘de İstanbul’da doğdu. 1994’te başladığı bankacılık hayatını 2018’de sonlandırıp yazmaya daha çok vakit ayırmaya karar verdi.
Ali Baba ve 7 Cüceler filminde Cem Yılmaz’a senaryo asistanlığı yapan Onur Gökşen 2014’ten bu yana Ot Dergi’de yazmakta olup iki senaryo çalışması bulunmaktadır.
Ayrıca yine Cem Yılmaz’ın Ali Baba ve 7 Cüceler, Arif v 216 ve Deli filmlerinde ufak rolleri bulunmaktadır.
2001 yılından bu yana evli olan Onur Gökşen’in İpek adında 6 yaşında bir kızı vardır.
Yayımlanan kitapları:
Bizim de Renkli Televizyonumuz Vardı (2011), Yedi Yere Sekiz (2012), Allah Belanı Versin Brokoli (2013), Muazzam Bey’in Değersiz Hayatı (2014), Eyvah Babam Bir Manyak (2016).
Onur Gökşen’in İnkılâp Kitabevi’nden, yeni öykülerinin yanı sıra yayımlanmış öykülerinin de olduğu 3 kitabı bulunmaktadır: Kesin Temassızlık Var! (2019), Fazla Sıfır Beş Ucun Var mı? (2019), Keşke Japon Olsaydım! (2019)