“Nefes alacak halim yokken, nefes olacaklarim vardi. Müebbet ömür biçilmisçesine, kendi hakkimda hüküm veremiyordum. Sayili günler olan hayattan, sonsuz mutluluk bekledim. Oysa sonsuzluk garanti edilemezdi. Bu yüzden hayatta güvenmedigim tek sey; yarinlarimdi. Simdi, gün yüzü görmemis hayallerime akiyordu gözyaslarim, yarinlarim için agliyordum. Müebbet yarinlarim…”Hayattan çok sey beklemiyordu Zelal. Büyük hayalleri yoktu. Clark Gable bakisli bir aski vardi. Tek istedigi o sarkinin bir ömür boyu kulaklarinda yankilanmasiydi. Ama Zelal’in alin yazisi farkliydi, ne yaptiysa degistiremedi. Kader dedikleri bu olsa gerekti. Oysa Zelal mucizelere inanirdi. Insanin kaderini mucizeler degistirebilirdi… Koca bir ömür, hayati beyaz bir yalanin kanatlarinda savruldu. Ne yere düsüyordu ne göge ulasiyordu. Iste o zaman anladi ki etrafinda bu kadar ölen varken, yasayan biri için agliyorsa gözleri, o ask degildi; terk edilisti. Aglatan her sey bir gün onu terk edecekti ve ask bir rüyaydi, uyumadan göremezdi…Bazen yarim kalmisliklarimiz gerçegimiz olur. Bazen de tek gerçegimiz kendimize söyledigimiz yalanlardir. Temizligine aldanmayin, beyaz renkten her sey olur. Basörtü de olur duvak da, gelinlik de olur kefen de, en acisi da Beyaz Yalan olur… Tehlikeli renktir beyaz. Zelal’in duygularini damla damla yüreginize düsürecek, soluk soluga okuyacaginiz farkli bir Demet Kaytan romani… Bu kitabin tüm geliri Demet Kaytan tarafindan TOFD’ne bagislanmistir. Engelli dostlarimizin umuduna sende bir isik yak…(Tanitim Bülteninden)