Bir yüzyildan fazladir milliyetçilik akimlariyla kaynayan Balkanlar’da son büyük savas 1912’de Osmanli Devleti ileBalkan Ittifaki arasinda patlak verir. Savasin dolayli aktörlerinden Rusya’dan 1905’teki devrim girisiminin ardindan Sibirya’ya sürülen ve oradan Viyana’ya kaçan Lev Troçki, muhalif yayin organlarindan Kievskaya Misl gazetesi adina cepheye gönderilir.1909’dan beri Balkan ülkeleriyle Osmanli Devleti’ni yakindan takip eden Troçki, savas boyunca harp muhabirliginin en güzel örnekleri arasinda kabul edilen onlarca makale yazar.Bu makalelerde askeri manevralar, harekât ayrintilari, muharebelerin ve cephedeki çatismalarin teknik ayrintilari ön planda degildir. Troçki bu ayrintilardan çok, onlarin gerisinde yatan siyasal, toplumsal ve ekonomik çatismalari görür ve analiz eder. Bulgar sansürüyle Rus basininin Türklere karsi yürüttügü yanlis bilgilendirme kampanyasini kiyasiya elestirir.Çagimiza damga vurmus devlet adami ve düsünürlerden olan Troçki’nin analiz yetenegiyle uzak görüslülügü, bu kitaptaki pek çok saptamasinda ve degerlendirmesinde dikkati çekmektedir. Daha 1909’da Kievskaya Misl’de Balkanlar’in, Avrupa’nin Pandora kutusu oldugunu yazmis; 14 Ekim 1912 tarihli yazisinda, emperyalist devletlerin ve Balkan politikacilarinin izledigi siyasetlerin trajik bir felakete, Bir Avrupa savasindan baska bir anlam tasimayacak, bütün Avrupa çapinda bir kuvvet ölçme denemesine” yol açabilecegi uyarisinda bulunmustur…