Babamın Tüfeği-Hiner Saleem
“Babamın Tüfeği”, Kürdistan’da geçen bir çocukluk hikayesinin anlatıldığı, yazarın kendi geçmişinden ve halkından izler taşıyan özel bir yapıt. Japoncadan Katalan diline kadar yaklaşık yirmi dilde yayımlanmış olan bu eser, olağandışı kalitesiyle dikkat çekiyor. Kitabın bu kadar etkileyici olmasının birkaç nedeni var: Betimlenen sahnelerin canlılığı, yazarın aynı zamanda bir yönetmen olması ve olayları bir kadraj gibi görüp içgüdüsüyle aktarabilmesi, karakterlerin gerçekliği… Yazar, bu karakterleri güçleriyle, zayıflıklarıyla, hatta gülünçlükleriyle olduğu gibi tasvir ediyor.
Kitabın derinliği sadece anlatımıyla değil, aynı zamanda yazarın halkının acılarıyla şekillenen bakış açısıyla da ortaya çıkıyor. Yazar şöyle der: “Çok acılar çeken bir halk olmamız, diğerleri gibi insanlar olmamıza engel değildir.” Kitabın her satırında, bu halkın, zorluklar ve korkunçluklar karşısında bile yaşam sevinci ve enerjisi kaybolmayan küçük bir çocuğun gözünden aktarılıyor.
“Babamın Tüfeği” ne birinci dereceden Kürt davasını savunan bir propaganda kitabıdır, ne de ideolojik bir manifestodur. Bunun yerine, daha insancıl bir bakış açısını temsil eder: acıların, zorlukların ve savaşın, insan ruhunu nasıl şekillendirdiği ve bir çocuğun gözünden görünen hayatın direncini ve umudunu anlatan bir hikaye.
Kitap, bu temalarla Kürt halkının bir parçası olmanın ne anlama geldiğini, halkın geçmişinin ve kültürünün yaşadığı acılara rağmen nasıl devam ettiğini, ve bunun insanlıkla ne kadar iç içe geçtiğini derinlemesine keşfeder.
Avesta Yayınları’nin tüm eserlerine buradan ulaşabilirsiniz.
Hiner Saleem’in tüm eserlerine buradan erişebilirsiniz.