Kirim’dan Osmanli topraklarina gelip Sultan Selim’in karisi olan Ayse Hafsa, 54 yillik ömründe iki imparatoru ruhunda tasidi… Kocasi Yavuz Sultan Selim ve Osmanliya 46 yil hükmeden oglu Kanuni Sultan Süleyman… Otoriter, sert yapili ve kendisine ilgisiz kocasi ile sefkatli ve saygili oglu sehzade Süleyman arasinda sürekli denge kurmaya çalisirken, sarayin “Birinci Kadini” olma rüyasi, Yavuz Sultan Selim’in ölümünden sonra gerçeklesti. Valide unvanini aldiktan sonra haremdeki anaçligi, yardimseverligi ve güzelligi ile damga vuran Ayse Hafsa, her sey yolunda giderken karsisinda kaya gibi sert bir rakip buldu… Oglunu hiçbir kadina kaptirmamak adina cariyeler üzerinden oynadigi oyunlara dahil ettigi ve kendi elleriyle yarattigi bu güç, zamanla tehlikeli bir silaha dönüsecekti. Cariye olarak geldigi sarayda zirveye gözünü diken Hürrem’di, bu tehlikenin adi… Iki kadin, ayni hedefleri fethetmek için savasiyordu artik: Sultan Süleyman’i elde tutmak ve sarayda “Birinci Kadin” olmak… Iki zeki kadinin iktidar mücadelesinde yöntemleri farkliydi:Valide, sabirla çiktigi basamaklarda, kendisini hizla takip edip geçmeyi basaran Hürrem’i alt etmenin stratejisini duygusal güdülerine teslim ediyordu… Hürrem’in ise seytani zekasi, kendisini zirveye tasiyan basamaklara hirsinin kirmizi halilarini seriyordu. Yine de Valide, kolay teslim olacak bir kadin degildi… Ancak kuzeylilere özgü dirençli yapisiyla savasi sonuna kadar sürdürmeye kararli olan Valide Hafsa Sultan’a “geçmisten gelen bir sir” agir darbe vuracakti… Valide’nin gücünü eritirken Hürrem’i palazlandiran bu sir, Osmanlinin kaderini de etkileyecekti!..