Müslüm aslan’ın şiiri, doksanların alt üst oluşunu anlatmıyor sadece, derinden bir varoluş sancısının, onca şeye rağmen hayatta kalmanın kederini de anlatıyor. onun şiirini samimi bir atılışa doğru ilerleten de bu…yalın, dingin ve kesik kesik…

Şiirde gurbete çıkmış bu şairin (savaşçının) yazdıklarında daha çok macera canlanacak ve onun yazdıklarını okumak hepimiz için bir keyif olacak

Kemal varol

Şiirler o kadar doğal ki bu doğallık onlara bambaşka bir olağanüstülük veriyor. bir kardelenin ağrının doruklarında açması gibi, güneşin nemrut’un tepelerinde tarihi canlandırması misali… birden büyük ozanların ruhlarını hissedersiniz yerin yedi kat dibindeki zindanlardaki direnişlerini yaşarsınız. anadolu’yu, mezopotamya’nın sevdasını iliklerinizde hissedersiniz.

Aşkı tadarsınız tüm inatçı sesiyle. hani bazı ezgiler vardır ömür boyu dilinizden düşmeyen ve bazı imgeler vardır belleğinize kazınan. işte müslüm aslan’ın şiiri de eminim sizde öyle bir iz bırakacak.

Şiirin en duragan hali bile güneşi içinde eritecek kadar sıcak.

Müslüm aslan’ı ve şiirini tanımak benim için büyük bir ayrıcalık ve edebiyat dünyası için de büyük bir fırsat…

Sadun ertaş