Buradaki çalışmaların çoğu geleceğin Türkiye’si için kaleme alınmıştır. Ümidimiz, hayalimiz ve kaçınılmaz gerçek olduğuna inandığımız yarının Anayasal Cumhuriyetinin inşası hem Türkiye hem de diğer devletler için gerçek bir hukuk devletinin kurulmasıyla olacaktır.
Hukuk eserlerinde, eğitiminde ve öğretiminde artık bu ülkede pozitivist seküler dünya değerlerinin merkeze alınarak tek doğrunun kendisi olduğu anlayışı terk edilmek zorundadır. Aksi halde yarının dünyasında bu ülkenin insanları çok büyük zorluklarla karşı karşıya kalacaktır. Ezbere dayanmayan, eleştirel bakış açısıyla teoriden ziyade dava örnekleriyle hukuk eğitim ve öğretiminin yapıldığı, halk egemenliğini merkeze alan bir sistemi bu ülke acilen inşa etmek zorundadır. Bu ülkede son sözü halkın söylediği ve söyleyeceği bir Anayasal Cumhuriyetin inşası artık kaçınılmaz bir zorunluluk haline gelmiştir.
ABD, Kanada ve İrlanda tecrübelerinden (yaklaşık 12 yıl) sonra Türkiye akademisine dönüp çalışmalara başlayarak bu ülkenin en büyük gerçeğinin yalansız ve dolansız hayatı kendisine gaye edinmiş ilkeli insanların yetiştirilmesi olduğunun farkına varıldıktan sonra ele alınmış çalışmalardır.
Umarız bu kitap Türkiye’de hukuk eğitiminde güzel başlangıçlara yol açmanın öncülerinden birisi olur. Şu hakikati bir defa daha ifade etmiş olayım: Yazılarımı geleceğin Türkiye’sinin hakiki vatan evlatları için kaleme almaktayım. Ne mutlu hakiki münevver olmayı, hilesiz yaşamayı, liyakati ve dürüstlüğü hayatının gayesi edinmiş hakiki vatan evlatlarına!