A’mâk-i Hayâl, Sehbenderzâde Filibeli Ahmed Hilmi’nin sâheseridir. Bu vasfi tasiyan her eser gibi A’mâk-i Hayâl de zamanin yipratici tesirine ugramamis, bilakis zaman geçtikçe daha çok alaka gösterilen, daha çok aranan bir eser olmustur. A’mâk-i Hayal, Islâm’a dayali olan bakis açisi, Hind ve Çin’den Eski Yunan’a bütün kadim kültürleri kucaklayan kapsami ve hakikatle mecazi, ironiyi birlestiren üslubuyla benzersiz bir romandir. Insanin en temel meselesi olan hakikat arayisi bu romanda içinde bulunulan zaman ve mekânin hususiyetleriyle, yasanan hayatin meseleleriyle baglantili olarak anlatilmaktadir. Zihni Bati kültürüyle ifsad edilmis olan Râci, kendini meczup kiyafeti altinda gizleyen bir mürsidle, Aynali Baba’yla karsilasir. Böylece onu maddî âlemde timarhâneye; hayal âleminde ise Hindistan’a, Iran’a, Eski Yunan’a, kâinatin sinirina ve ötesine sürükleyecek olan macerasi baslar. A’mâk-i Hayâl’in elinizdeki baskisinda; tefrika edilen, fakat daha sonra gazete sayfalarinda unutulan su dört hayal, ilk defa olarak kitaptaki yerlerine kavusmaktadir: Âbihayat, Hüsn ü Hayâl, Ebedî Hayâlet, Sa’y ü Ceza.***Eksi Sözlük yorumlarinsana raci’de kendini bulduran eser. hayata ve nerden gelip nereye gittigine dair ne varsa insanin kafasinda, raci’yi bunlari sorarken görüverir insan. aklinda soru isareti ve ünlem namina ne varsa olan tekmil raci’leri çagiran bir isik.kitabin hemen her cümlesi bi aforizmadir. en babalarindan biri:- tuhaf ! hic varla yok bir olur mu? misal simdi varim ama sonrasinda yok olacagim. simdi bu ikisi nasil bir olur ki? deli (aynali) basini çevirip kahkahayi basti: vaayy! sen varsin ha! heyhaat.. acaba var misin? – !!??!aslolan yolculuktur bu eserde. fenafillaha olan yolculuk. uslup da akicidir sonra… vâkia daha isminden baslayip kitabin derinliklerinde artan -hele hele eski basimlarinda tavan yapan- bir agdali anlatim da yok degildir. lakin sakin ha sakin eserin ismindeki agirliga aldanmamali. hayal dünyasi genistir sehbenderzade’nin. zaten neden bir tolkien kadar ragbet görmemistir ki.. iste buna heyhat der insan.***Ilginç bir kitap.Her insanin kafasinda olabilecek sorunlari degisik bir yolla cevapliyor.Kavramlarin konusturulmasiyla hayati anlamanin, anlamlandirmanin derinlerine iniyor insan.Herkese tavsiye ederim.A’mak-i Hayal hos bir tad birakacak.Amak-i hayal kitabini pespese iki kez okudum. Kitabin hikemi derinligine hayran oldum. Gönül telimizi titretecek bir kitap oldugunu düsünüyorum. Günümüzün sorunlu seküler hayatinda hepimizin karsisina, kendindeki güzellige ayna olacak bir ”Aynali Baba ” gerektigini ve aslinda bunun sanildigi kadar uzak olmadigini düsünüyorum. Aynali baba ile karsilasan Raci aslina rücu etti ve hakikati kendi aynasindan (nasibi kadar) izlemeye basladi ve yeri bimarhane oldu. Zaten dogruyu söyleyen dokuz köyden kovulup deli(veya ! veli ) damgasi yemez mi? Zaten kitaptaki son öyküde insanligin yaresine merhem olacak çare gösteriliyor. Merhum müellife ve kitabi bizlere ulastiranlara sadaka-i cariye olmasini niyaz ederim. Metin Acielbu kitabi okumak bir demdiranlamak bir derttirdertli olmak var olmak demektirbu kitap hiçligindirasik olmak için yok olmak gerekirTürk Edebiyatinda böyle bir eser oldugunu görmek beni çok sasirtmisti.Müthis bir derinlik, hayat açilan inanilmaz bir pencere.Yabanci FRP kitaplarindan fazlasi var eksigi yok. Felsefesi olan, harika bir eser. Kitapyurdu yorumlardan