Egitim, toplumsal degerlerin gelistirilip bireye kazandirilmasinda en önemli kurumlardan birisidir. Egitimde çogu zaman somut akademik hedeflere odaklanilsa da bunlarin altinda yatan deger aktarimi ve farkindaligi fonksiyonunu görmezden gelemeyiz. Içinde yasadigimiz dönemde degerler egitimi, egitimin tabii bir islevi olmanin ötesinde bir ihtiyaç olarak da kendisini gün geçtikçe artan bir oranda hissettirmektedir. Tüm dünya çocuklari, gün geçtikçe büyüyen sosyal problemler ve birbirlerine karsi ve onlari çevreleyen dünyaya karsi saygi yoksunlugundan giderek daha çok etkilenmektedir. Pek çok ülkedeki ebeveynler ve egitimciler alarm çanlari çalan bu egilimi tersine çevirebilmek için degerler egitimi üzerinde yeni bir bilinçle durma geregi hissetmektedir.Bu çalisma, egitimci ve ebeveynlere hem kendi deger dünyalarini zenginlestirme hem de yarinin yetiskinlerine temel degerlerimizi kazandirmada geleneksel ile günceli bir araya toplayan, teorik ve pratik bir destek noktasi olusturmayi amaçlamaktadir. Çalisma önce ahlak, degerler ve ahlaki karakter üzerine ahlak ilmi ve Isâm ahlâki merkezli birikimi yeni bir bakis açisiyla okuyucuya sunmaya çalismaktadir. Ardindan günümüzde en yaygin bir sekilde kabul gören ve uygulanan ahlak egitimi formu olan degerler egitimini ele almaktadir. Böylelikle bir yandan degerler ve egitiminin ahlak ve Islâm ahlaki içindeki köklerini okuyucuya görme imkâni verirken diger yandan da günümüz degerler egitimi çalismalarina bu egitimin geleneksel boyutunu olusturan ahlâk ve egitimi üzerinden katki yapmaya çalismaktadir.