Komsuluk, sosyal etkilesimin farkli boyutlariyla yogun bir sekilde yasandigi toplumsal bir olgudur. Bu olgu, sosyal bilimlerin pek çogunun inceleme alanina girmesine ragmen, daha çok sosyolojiyi ilgilendiren boyutlara sahiptir. Bu toplumsal gerçeklige karsin, komsuluk Türkiye’de, sosyologlardan gerekli düzeyde ilgi görmemistir. Bunun en önemli nedenlerinden biri, Türkiye’deki sosyoloji anlayisinin, Bati’nin etkisinde olmasidir. Geleneksel komsuluk iliski biçimlerinin izleri, modern Bati toplumlarinda büyük oranda kaybolmaya yüz tutmus olmasindan dolayi, komsuluk konusu, Bati sosyolojisinde göz ardi edilmistir. Buna karsilik, geleneksel komsuluk iliskilerinin, Türkiye’de hâlâ canli bir sekilde varligini sürdürdügü gözlenmektedir.
Komsulugun ele alindigi bu eser, sözü edilen alandaki boslugu doldurmak amacina yönelik olarak hazirlanmistir. Eser, TÜBITAK tarafindan desteklenen bir proje çalismasinin sonucu olarak ortaya çikmistir. Bir yönüyle; akademisyenlerin, bagimsiz arastirmacilarin ve sosyal bilimlerin farkli alanlarinda ögrenim gören ögrencilerin istifade edebilecekleri veriler içermektedir. Bunun yaninda, bir “arastirma projesi örnegi” olarak da arastirmacilarin ilgisini çekebilecek özelliklere sahiptir.