“Mary Roach yine döktürüyor. Bilimle mizahın kaynaşması bize kahkaha olarak geri dönüyor.”
Lexi Pandell, Wired
Kırmızı ışıkta geçen geyiklere ceza kesilir mi? Mülke izinsiz giren ayı tutuklanabilir mi? Ağaçlardan seri katil olur mu? Doğa, insanların yasalarını çiğnediğinde izlenecek yol nedir? Bundan üç yüzyıl önce yasaları çiğneyen hayvanlar mahkemelerde yargılanabiliyor, aforoz edilebiliyor, yuvalarından çıkmaları için tahliye emri alabiliyor, hatta sürgüne gönderilebiliyorlardı. Peki, bugün ne değişti?
New York Times’ın en çok satılan kitaplar listesinin müdavimi Mary Roach, bizi bugün bu soruların yanıtını hukukta veya başka yerde değil bilimde aramaya davet ediyor. İnsan ile vahşi yaşam arasındaki bitmek bilmez çatışmayı çözmek için insan davranışı ve vahşi yaşam biyolojisi alanlarının kavşak noktasında yer alan ‘insan/doğa çatışması bilimi’nin ışığında, trajikomik olayların yaşandığı ‘sorunlu bölgelerde’ çok eğlenceli ve şaşırtıcı bir yolculuğa çıkarıyor. Bu yolculukta ekip arkadaşları da en az kendisi kadar sıradışı: bir insan/fil arabulucusu, ayı yöneticisi, yırtıcı saldırıları ve adli tıp uzmanları, lazer korkuluk üreticileri ve daha kimler, kimler…
Roach, Aspen’in arka sokaklarından Hindistan’da leoparların terör estirdiği mezralara, Papa’nın Paskalya Ayini’nden bir gece önce martı saldırılarına maruz kalan Aziz Petrus Meydanı’na uzanan yolculuğunda, bilim ve okuru için hiçbir zahmetten kaçınmayıp sıçan yeminin tadına bakıyor, hatta yolda bir makağın saldırısına da uğruyor. Sorunu doğada değil kendimizde, yani insanda aramamızın belki daha iyi olacağını fısıldıyor.