İnsan sık sık ölür ve yeniden doğar aslında.
“İnsanların tek bir doğum ya da ölüm tarihi olduğuna inanmıyorum. Bakmayın siz mezar taşlarındaki o rakamlara! İnsan sık sık ölür ve yeniden doğar aslında.”
Aytuğ Akdoğan bir itiraf edebiyatçısı. “Bir insan nasıl aynaya bakmak zorundaysa, ben de yazmak zorundayım” diyerek yola çıkıyor ve günah çıkartmaya başlıyor. Ancak yolda olmak onun için hem büyüleyici hem de pençesinden kurtulamadığı ölümcül bir hastalık gibi. Dolayısıyla yolda karşılaştığı yalnızları, uyumsuzları ya da mültecileri de tüm gerçeklikleriyle yazıyor ve bu sırada kendi yeraltına doğru düşmeye devam ediyor. Peki, insanlar bu kitabı neden okumalı? Çünkü bu ayin ve arınma, nihayet yazarı kendi vicdanı karşısında özgür kılacağı gibi, okuru da kendi gölgesiyle yüzleştirerek iyileştirecektir.
Yazar Hakkında:
Aytuğ Akdoğan
1992’de doğdu. Yazar, ilk defa henüz on yedi yaşında çıkarttığı ve Erdal Eren’e ithaf ettiği Ben Hep 17 Yaşındayım adlı deneme kitabıyla isminden söz ettirdi. Ardından düzenlemesi ve arka kapak yazısı küçük İskender’e ait olan Ağladı ve Gözyaşlarını Öptüm kitabıyla çok satanlara girdi. Bilgi Üniversitesi’nde sinema okuyup kısa filmler çektikten sonra Babala Tv’de ‘Yeraltından Notlar’ isimli kitap programını yazıp sunmaya başladı. Diğer kitapları ise şöyledir: Ben, Hiçbir Şey, Duvar, Sürgün ve Yeraltından Notlar.