“Bugüne kadar mükemmel bir Atatürk biyografisi yazılamadı. İlk sırada da doğum tarihlerinin karmaşıklığı söz konusu… Kimi yazarların Hicri kimi yazarların da Rumi tarihlerini kabul ederek yaptıkları çevirilerdeki hatalar işi daha da zorlaştırmakta. Örneğin; Atatürk’ün doğum yılı 1879, 1880 ve 1881 olarak yazılmaktadır. Aynı karmaşa doğumunun gün ve ayı konusunda karşımıza çıkıyor. Yunan araştırmacı Vasilis Dimitriadis sayesinde babası Ali Rıza Bey’in ölüm tarihi ve evlerin tapuları konusu artık netleşmiştir. Bu konuda kuşku kalmadı. Miladi takvimi kabul edişimizin stratejik önemi bir kez daha değerini göstermektedir. Atatürk’ün doğum yılının hangisi olduğunu bilmek çok da önemli değil diyenler son derece haklılar. Selanik’te ünlü pembe evde doğan bu çocuk, bir yeni devletin, laik Türkiye Cumhuriyeti’nin 29 Ekim 1923 tarihinde doğumuna önderlik etmiştir. Önemli olan budur. Sacide Bolcan haklı olarak bu büyük devlet adamının özyaşam öyküsünü yazdıklarını iddia eden başvuru kaynaklarını doğrusuyla yanlışıyla okuyucusuyla buluşturuyor, aradan çekiliyor. Bolcan’ın imza attığı kitabında Mustafa Kemal’den Atatürk’e evrilen tarihi aktörü yaratan tarihsel süreçten daha çok entelektüel ortamın izlerini sürmeye çaba harcamış.
Uygarlık tarihinde çok sayıda lider ve savaş tarihinde yüzlerce yetenekli komutan gelmiş geçmiştir. Bolcan’ın araştırması, küçük Mustafa’nın Mustafa Kemal’e, ardından kurmay subay Mustafa Kemal’in Gazi Mustafa Kemal’e ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e uzanan yolculuğu anlatıyor. Öncü kalıcı ve sosyal yaşam alanımızı ilgilendiren Kemalist devrimlerin yaratıcısının fikir babalarının, esin kaynaklarının üzerinde duruyor. Yazar, kendi penceresinden farklı bir çalışmayla okuyucusunun karşısına çıkmış.”
–Dr. Erol Mütercimler
“Sacide Bolcan, Mustafa Kemal Atatürk’ü, Mustafa Kemal ve Atatük olarak bölen ve yozlaştıranlara karşı, Kemalizm ile Atatürkçülüğün temelde, akıl ve bilim yolu ile anti-emperyazimde bütünleştiklerini anlatıyor. Son zamanlarda, bir yandan Kemalizm adı altında, Atatürk Devrimlerini reddedenlere, öte yandan Atatürkçülük adı altında anti-emperyalizmi reddedenlere karşı çok iyi bir yanıt niteliğinde bir çalışma…”
–Prof. Dr. Emre Kongar
“Şunu söyleyebiliriz: Bu detaylı Atatürk anlatısında, yalnızca o büyük adamın ne müthiş işleri ne şartlar altında başardığını değil kendi düşünsel ve eylemsel gelişimini, O’nu ve tüm çevresini etkileyen yaşadığı dönemlerin ruhunu, etrafındaki olayları, insanları ve pek çok ilginç detayı da kapsayan derin bir yakın tarih kavrayışı yaşadığınızı hissedeceksiniz.”
–Nasuh Mahruki