Siddetin savurdugu iki gencin özgürlük kafesi… Ödüllü çocuk romanlariyla çok sevilen Asli Der, gençler için yazdigi ikinci romaninda, güncel ve önemli bir konuyu felsefi derinlikte isliyor. Defne’yi Beklerken ile gençlik edebiyatina güçlü bir giris yapan yazar, bu kez aile içi siddetin incittigi yasamlari anlatiyor. Magdur ya da tanik, siddetin odagindaki bireylerin duygu durumlarini, çaresizligini ve çikis yolu arayisini incelikle duyumsatan roman, gençlerin sesine kulak veriyor. Sosyal medyadan güzellik takintisina popüler kültürün etkilerini, günümüzün “gürültülü” sessizlik ortamini sözcüklere döküyor. Dostlugun, dayanismanin, edebiyatin ve direnmenin sorunlara çözüm üretmedeki büyük etkisine ve gücüne de vurgu yapan, gençler kadar yetiskinlerin de etkilenerek okuyacagi çagdas bir roman. Ece, babasinin tüm aileye yönelttigi siddetle bas etmeye çalistigi bir dönemde, apartmana yeni tasinan Cem’le tanisir. Çözümsüz görünen sorunlarin üstesinden gelmenin, kötülüge direnmenin yollarini onunla kesfetmeye baslar. Tatilde tanistigi Hollandali’nin tasasiz yasami yüzünden ikilemlere sürüklense de, kaçtigi “kafes”te komsusuyla paylastiklari, iki genci de yeni bir duygu ve düsünce dünyasina tasiyacaktir…