Rönesans İtalyası’nın önemli siyaset kuramcısı, yazar ve devlet adamı olan Niccolò Machiavelli’nin, devleti, güçlü siyasi ve ahlaki bir kurum olarak yeniden kurmak gibi bir arzusu vardı. Hayattaki en büyük amacı dönemin parçalanmış İtalyası’nı birleştirmekti ve bu amaçla en tanınmış kitabı olan Prens’i (Il Principie) kaleme aldı.
Siyaset felsefesinin temel metinlerinden biri olarak kabul edilen Prens’te, Machiavelli devlet yönetimi konusunda yeni bir bakış açısı sunar. Güçlü bir iktidarın nasıl kurulacağı ve sürdürüleceği konusunda önerilerde bulunur. İdeal bir prensin sahip olması gereken özellikleri anlatır. Bugünün yöneticileri için de yol gösterici nitelikteki önerilerini sıralarken tarihteki önemli şahsiyetlerden de örnekler verir.
Makyavelist düşüncenin temelini oluşturan Prens’te Machiavelli, farklı devlet tiplerini ve bunların kuruluş biçimlerini (kötülük, güç veya talih yoluyla) ele alır. Askerî güçlerin türleri, savaş sanatı konusunda bir prensin yapması gerekenler, prenslerin övülmelerine ve yerilmelerine neden olan niteliklerin neler olduğu gibi konuları inceler. Ayrıca bir prensin itibar görmek için nasıl davranması gerektiği konusu üzerinde durur; bu doğrultuda prensin, gücü elde tutmak için acımasızlık ve merhamet gibi özelliklerden hangisine sahip olmasının daha yararlı olacağı sorununu irdeler. İyilik ve kötülük kavramlarının devlet çıkarlarına bağlı olarak anlamlandığını belirtir.
Yöneticiler için yol gösterici bir kitap olarak yazılan Prens, yüzyıllarca bu şekilde kullanıldı ve yayımlandığı ilk günden bugüne hararetli tartışmalara ve anlaşmazlıklara neden oldu ve görünen o ki, öyle olmaya da devam edecek. Machiavelli 1527’de 58 yaşında öldü, ama “Makyavelizm” hiç ölmedi.