“1 Eylül 1973 ‘de Kıbrıs Türkü’nün can ve mal emniyetini sağlamak ve Mağusa Kalesi’ni elde tutmak üzere gizli bir görev ile Topçu Kıdemli Üsteğmen Oğuz Kalelioğlu Kıbrıs’a gönderildi. Mağusa’da Namık Kemal Lisesi’nde Sadi Bey ismi ile tarih öğretmeni olarak göreve başlayan bu Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT) elemanı göreve başladığı gün bütün şartlar o bölgedeki Türklerin aleyhinde idi. Ancak Sadi Bey Mağusa’da 3 yıl sürgünde kalan büyük vatan şairi Namık Kemal’in hücresinin duvarlarına yazdığı meşhur beytinin;
” Merkezi hake atsalar da bizi, Kürre-i arzı patlatır çıkarız.”
mısralarını tekrar tekrar okudu, bütün, Türk Milletinin kendisini izlediğini ruhunda hissetti ve 20 Temmuz 1974 günü 252 kişilik Mücahit Taburu ve Mağusa halkı ile Mağusa’yı, 8000 kişilik Yunan-Rum kuvvetinin taarruzlarına karşı, Kıbrıs Barış kuvvetleri yetişinceye kadar, 1 ay savunarak şehre Gazilik unvanını kazandırdı ve bir gece baskını ile Mağusa Limanı’nı ele geçirdi. Anadolu’dan Torosların doruklarından, Kıbrıs’ın Beşparmak Dağlarına oradan da Mağusa Kalesi’nin burçlarına uçan kartal, tarihin ona yüklediği görevi yerine getirmişti. Bu tarihi roman gerçeklere sadık kalınarak, Gazimağusa’nın kahraman halkının Sadi Bey komutasındaki destansı savaşının öyküsüdür.”