Roy Scranton, Irak’ta bir Amerikan askeri olarak savaşa tanıklık etmiş, nihayetinde ‘eve döndüğünde’ ordudan ayrılıp sivil itaatsizlikte karar kılmış bir yazar. Ancak yazar, ‘evde’ felaketin bu kez başka bir yüzüne, yakın geleceğine tanıklık eder: Ölmeyi Öğrenmek. Kitap 2015’te City Lights’tan yayımlandığında, ABD’de uzun süre çoksatanlar listesinde kalmayı başarmış bir çalışma. Ölmeyi Öğrenmek, karbon kapitalizminden politik ekolojiye, antropolojiden insanlığın ve doğanın yok edilen geleceğine dair bir manifesto niteliğinde. Savaş karşıtı eski bir asker olarak Savaş Pornosu adlı bir roman da kaleme almış olan Roy Scranton, bu kitapta ‘ölmeyi öğrenmeyi’ bir kabullenme olarak değil, ama tüm felaket senaryolarında bir yaşama biçimi olarak ele alıyor.
Ölmeyi Öğrenmek (Uygarlığın Sonu Üzerine Düşünceler), toplumu ve insanlığı bekleyen felakete ve yeni yaşama dair eşsiz bir karşı anlatı.
Ne savunma bakanlığının doğal kaynak savaşlarına nasıl hazırlanacağı, ne Manhattan’ın sular altında kalmasının hangi yöntemlerle engelleneceği, ne de Miami’nin ne zaman terk edilmesi gerektiği Antroposen’de karşılaşacağımız meselelerin en önemlisi, bunlardan hiçbiri değil. Elektrikli araba kullanmak, klimaları kapatmak ya da uluslararası anlaşmalara imza atmak da en önemli meselemizi çözmeyecek. Çünkü en önemli meselemiz felsefi bir mesele: Uygarlığımızın zaten yok olmuş olduğunu kabul etmek.
Montaigne’e göre Felsefe yapmak, ölmeyi öğrenmektir. Eğer gerçekten felsefe yapmak ölmeyi öğrenmekse, insanlığın en felsefi çağına girmiş bulunuyoruz. Zira ölmeyi öğrenmek, Antroposen’deki en temel meselemiz. Yalnız tek bir farkla: Birey olarak değil, uygarlık olarak ölmeyi öğrenmemiz gerekiyor.
Eğer Antroposen’de yaşamayı öğrenmek istiyorsak, önce ölmeyi öğrenmemiz gerekecek.